Yerleşim Yeri Uygunluk İstatistik


YERLEŞİME UYGUNLUK

Parsel bazında zemin etüt bilgisini almak için Yapı Kontrol Müdürlüğü Beton Zemin Lab. Bürosunun 1651-1652 nolu dahili numaralarından arayarak ulaşabilirsiniz.

Önceki bölümlerde sergilenen inceleme sonuçlarının ışığında sahanın imar planlamasında göz önüne alınması gereken yerleşime uygunluk değerlendirmesi aşağıda yapılmaktadır.
Uygun Alanlar (YU)
İnceleme alanının önemli bir bölümü yerleşime uygun alan olarak tanımlanmıştır.Bu alanlar Trakya Formasyonu, Kurtköy Formasyonu, Tuzla Formasyonu, Baltalimanı Formasyonu, Kartal Formasyonu, İstinye Formasyonu, Gözdağ Formasyonu, Aydos Formasyonlarının yüzeylediği, genel olarak %30’dan az eğimli ve yer altı suyu problemi olmayan kaya zeminlerden oluşmaktadır. Bu alanlarda kaya zemin üzerindeki ayrışma zonu kalınlığı 1-3 metre arasındadır.
Söz konusu alanlar Koşuyolu ve Acıbadem ile Fenerbahçe’den doğuya doğru Kozyatağı ve Bostancı civarında geniş bir alanda yayılım göstermektedir. Bu alanlarda planlama açısından risk oluşturabilecek taşıma gücü, stabilite ve benzeri sorunlar gözlenmemiştir. Söz konusu alanlar rapor eki paftalarda YU( uygun alanlar) olarak gösterilmiştir.
 
Yerleşime Önlemli Uygun Olan Alanlar 1(YÖ1)
Bu alanlar eğim değerinin genel olarak %30 un üzerinde olduğu, ayrışma zonunun kalın olduğu, Kuf-YÖ1, Af-YÖ1, Gf-YÖ1, Df-YÖ1, Kf-YÖ1, Tf-YÖ1, Trf-YÖ1 birimlerinin yüzeylendiği alanlardır. Bu alanlarda gözlemlenebilecek temel problem olası stabilite problemleridir.
Bu alanlarda alınacak önlemler; drenaj, yamaç duraylılığı, istinat yapılarına ilişkin önlemler-şev düzenlenmesi ve benzeri önlemlerdir.
Tüm bu önlemlere ilişkin detaylar parsel bazında yapılacak zemin etütleri esnasında ayrıntılı jeolojik-jeoteknik etütlerle belirlenmelidir. Bu etütlerde stabilite sorunları irdelendiğinde gerekmesi halinde şev stabilite analizleri yapılmalıdır.  
 
Yerleşime Önlemli Uygun Alanlar 2 (YÖ2)
Bu alanlar; Çukurçeşme Formasyonu, Kuvaterner yaşlı Alüvyon ve kalınlığı 5 metreyi aşmayan yapay dolgu sahalarını kapsayan alanlardır.
Bu alanlar zeminin mühendislik özelliklerinden kaynaklanan problemlerin yaşanabileceği alanlardır.
Rapor eki paftalarda Çf-YÖ2 ile gösterilen alanlar Çukurçeşme Formasyonunun yüzeylendiği alanlar olup, bu alanlarda oturma, farklı oturma, taşıma gücü ve olası stabilite problemleri beklenebilir.
Söz konusu alanlarda parsel bazında yapılacak zemin etütleri esnasında ayrıntılı jeolojik-jeoteknik etütlerle, anılan problemlerin giderilmesine yönelik zemin ıslahı, temel tipi seçimi, gerektiğinde drenaj ve benzeri tüm önlemler belirlenmelidir.
Rapor eki paftalarda QA-YÖ2 simgesi ile gösterilen alüvyon alanlar genel olarak sahilde ve Kurbağalıdere, Haydarpaşa Deresi, Çamaşırcı Deresi civarında yüzeylenmekte olup genel olarak sıvılaşma, taşıma gücü, oturma-şişme gibi problemler beklenmektedir.
Bu alanlarda parsel bazında yapılacak zemin etütleri esnasında ayrıntılı jeolojik-jeoteknik etütlerle söz konusu sorunların tamamı irdelenmeli, alınabilecek tüm önlemler belirlenmelidir.
QA-YÖ2 simgesi ile gösterilen alüvyonlarda bulunan yapılar yukarıda bahsedilen riskleri taşıdığından bu bölgedeki mevcut yapılar için zemin iyileştirlmesi, temel takviyesi, betonarme güçlendirmesi açısından değerlendirmelerin ivedi yapılması gerekmektedir.
Rapor eki paftalarda D-YÖ2 simgesi ile gösterilen alanlarda kalınlığı genel olarak 5 metreyi geçmeyen heterojen güncel dolgular mevcuttur. Bu alanlardaki dolgular yapılaşma için temel zemini niteliği taşımamaktadır.
Anılan dolguların yapılaşma öncesi hafredilmesi, planlama öncesi alttaki temel zeminin niteliklerinin kriter olarak alınması, gerektiğinde dolgu şevlerinde tutucu yapıların planlanması uygun olacaktır.
 
Ayrıntılı Jeoteknik Etüt Gerektiren Alanlar (AJE)
 
Bu alanlar D-AJE simgesi ile gösterilen alanlardır. Bu alanların kalınlığı genel olarak 5 metreden fazla, heterojen, kontrolsüz güncel dolgu alanlarıdır. Atatürk Mahallesi, Küçükbakkalköy ve civarınındaki alanlarda gözlenmektedir.
 
Bu alanlar mevcut haliyle planlama dışı bırakılacak alanlardır. Söz konusu alanlarda planlama yapılmak, istenmesi durumunda yapılacak ayrıntılı jeolojik-jeoteknik etütlerde dolgu kalınlığı, dolgu niteliği, stabilite problemleri, ana kayaya ilişkin özellikler, şişme-oturma, taşıma gücü problemleri detaylı incelenmelidir.
Yapılan etütler neticesinde söz konusu dolgularda gerekli ıslah yapılmalıdır. Bunun yapılamaması durumunda dolgu zeminlerin kazıklı ve benzeri sistemlerle geçilmesine ilişkin özel önlemler üretilmelidir.
 
Yerleşime Uygun Olmayan Alanlar (YUO)
 
Bu alanlar rapor eki paftalarda yerleşime uygun olmayan, YUO simgesi ile gösterilen alanlardır.
Söz konusu alanlar Kurbağalıderenin Dereağzı mevkiinde bulunan bataklık alanlar ile sahil boyunca bulunan dolgu alanlarıdır. Barbaros mahallesinin kuzeyinde bulunan taş ocağı ve göl alanları da bu kapsamda kalmaktadır.
Bu alanlar mevcut özellikleri itibarıyla yerleşime uygun olmayan alan sınıfında değerlendirilmiştir.
 
Alan Dışı Bölgeler (AD)
 
Haydarpaşa çevresi ve Kadıköy kıyı parkı gibi çoğu alüvyondan oluşan ve dolgu ile kazanılmış nitelikteki yerler, çalışma kapsamı dışında tutulmuştur.

UYARILAR:
Sadece malzeme kalitesinin proje mukavemetini tutmaması, binanın deprem sırasında yıkılacağı anlamına gelmez.
Deprem zararlarında zemin durumu da önemli bir etkendir.
Depremin geliş yönü,  ivmesi, süresi binaların zarar görmesinde büyük öneme sahiptir.  
Yeni yönetmeliklere uygun  yapılan binalarda hasar görebilirler.
Önemli olan bu binaların  yıkılmamaları insanların zarar görmemeleridir.
1999 Adapazarı depreminde; Hasar gören binaların %5’i yıkılmış ve % 1 can kaybı olmuştur. Ve bunun sonucunda yaklaşık 20.000 vatandaşımız bu depremde hayatını kaybetmiştir.
İstanbul’da toplam bina sayısı 724 bin 633, toplam Hane Sayısının 2 milyon 383 bin 637 olarak açıklanmıştır. (Kaynak: Jıca Raporu)
Bunları düşündüğümüzde yaptığımız 1235 binanın beton test sonuçlarını bütün İstanbul’a genelleyemeyiz.
Veya 655 binanın beton test sonuçlarına bakarak bu sonuçların bütün Kadıköy’ü temsil ettiğini söyleyemeyiz
Ama yinede yaptığımız çalışmaların sonucunda çıkan sonuçların geleceğe yönelik zarar azaltma anlamında ışık tutabileceğini düşünüyoruz.

Sayfayı Paylaş
Kapat

Mesut Kösedağı

Kadıköy Belediye Başkanı